1 Mayıs 2012 sırasında bir takım anarşistlerce gerçekleştirilen küresel kapitalizmin bazı sembollerine ve bankalara yönelik tahrip eylemi sonucunda eylemin yapılışını içeriğini ve biçimini itaatsiz.org olarak uygun ve samimi bir dille eleştirmiştik. Ancak açık ve samimi bu eleştirimiz bazı anarşist çevrelerde ne yazık ki pek hoş karşılanmadı. Bu tür konuları eleştirmek sanki bir “ihanetmiş gibi” eleştirimiz değersizleştirilmeye çalışıldı.
Oysa itaatsiz.org’a emek veren bizlerin deneyimlerimizin ve anarşist etik konusundaki hassasiyetlerimizin temelinde yükselen bu haklı eleştiri daha tam anlaşılamadan / anlamaya çaba harcanmadan ana akım medyanın da kışkırtmasıyla başlayan anarşistlere yönelik polis operasyonlarının ve yanı sıra “övgü” ve “destek” dışında başka “eleştirilere” tahammül edemeyen çevrelerin de katkısıyla kriminalize edilmeye çalışıldı.
itaatsiz ve onun bileşenleri edep erkandan, dürüstlükten nasibini almamış kimselerce adeta itibarsızlaştırılmaya çalışıldı. Reel politikada sıkça başvurulan karşı propaganda, dezenformasyon, manipülasyon, itibarsızlaştırma vb. tekniklere özellikle de sosyal medyada maruz kaldık. Birçok anarşistin tutuklandığı süreçte lafa gelince mangalda kül bırakmayanlar tutuklu anarşistlerle doğru dürüst dayanışmayı beceremediler. İtaatsiz olarak bu süreçte tutuklu anarşistlerle dayanışma adına yapılan her girişimi canı gönülden destekledik desteklemenin ötesinde içtenlikle katkılarımız sunduk. Düşünce ve tutum farklılıklarımızı tutuklu anarşistlerle dayanışmama gerekçesi olarak öne sürmeyi hiç düşünmedik.
Kendilerini ve anarşizmlerini başkalarına çamur atarak var olmayı yöntem bilmişlere aldırmadan kendi işimize baktık. Gün oldu devran çabuk döndü.
İtaatsiz anarşistler arasında sadece fiziksel değil psikolojik şiddeti de politik bir araç olmaktan çıkaracak bir gelenek kurma derdinde. Anarşistler arasındaki görüş ayrılıklarını empati yaparak, anlamak, birbirini dinlemek, hakaret etmeden konuşabilmeyi becerebilmek ve hakaret edenleri de hiçbir biçimde kale almamak derdinde. Enerjimizi boş tartışmalara kavgalara egoların iktidar mücadelelerine değil doğru, açık dürüst ve yapıcı tartışmalara harcamak istiyoruz.
Bizimle birlikte olmasa da kendine anarşist, anti otoriter, anti militarist diyen kişi ve gruplarla daha rahat konuşabilmeyi istiyoruz; bunu mümkün kılabilmeyi diliyoruz. Son dönemde yapıcı bir tutum takınarak dostça tartışmaya özen gösteren farklı kişiler ve çevreler arasında diyalog kapısının açılmasına katkısı olan tüm arkadaşlarımıza da özellikle teşekkür ediyoruz.
Son dönemde bütün bu tartışmalar içerisinde hakkında açıklama yapmamız gereken bir husus var:
itaatsiz’de 1 mayıs gösterileriyle ilgili tartışmalarda olaylar esnasında bir köfteciye de saldırıldığı söylentisini teyid ettirmeye çalışmış ancak bazı ikircikli ve samimiyetsiz tavırlar yüzünden bu konuda yanlış yönlendirilmiş bunun sonucunda da birinci elden tanık olmadığımız bir eylemi eleştirilerimize konu etmiştik. Bu söylentiyi dile getirdiğimiz andan itibaren eleştirilerimizin içeriğinden çok “yaşa” “bravo” tarzında “eleştiriden” ötesine tahammülsüz kişilerce bu konu kasıtlı olarak öne çıkartıldı. Ancak biz “kim ne demiş?”e dalmadan hemen ifade edelim: böyle bir saldırının olmuşluğuna dair ulaşan bilgileri iyi araştırmadan, kasten yanlış yönlendirilmiş olabileceğimiz ihtimalini hesaba katmadan ve kimilerinin böyle bir eylemi gerçekleştirme potansiyeli üzerinden oluşan önyargıyla hareket ederek gerçekmiş gibi kabul ettik ve buna göre tavır belirledik. Konunun sahih olmadığını öğrendiğimiz anda eleştirimizi, yaklaşık bir saat kadar sonra geri çektik. Birebir diyaloglarımızda da eylemin bütününe dair eleştirilerimizin diline daha dikkat etmek dışında eleştirilerimiz saklı kalmak kaydıyla (bir kısmını zaten açıklamıştık) hatalı olduğumuzu kabul ettik. Bu konuda yaşananlardan çıkardığımız derslerin ardından şunu açıkça söylemekte beis görmüyoruz: O eylem eğer sahih olsaydı bile eleştirilerimizi birebir görüşmelerde yapmamız gerekirdi. Bunu da yaşayarak görmüş olduk.
Tüm bunlara karşın bu yanlış bilgiden hareket edip oluşturduğumuz yargıdan dolayı, ilgili kişilerden ve kamuoyundan açıkça özür dilemenin boynumuzun borcu olduğunu düşünerek ve anarşistler arasında hata yapmanın “politik olarak dezavantaj” olsa bile bunun önemi olmadığına inanarak konuyla ilgili herkesten özür diliyoruz.
Selamlar…
itaatsiz.org
Views: 17