Devletin Kökeni – 9 – Mülkiyet ve Kaynakların Denetimi – Harold Barclay

0
973

Mülkiyet kavramının odağı bazı şeyleri sömürmek için öncelikli olan haklardır. Doğrudan şeylere dair değildir. Eğer bir parça toprak ya da bir otomobil Wycliffe’in mülkü ise bu yasa tarafından konmuş sınırlar içinde mülkünü istediği gibi kullanabilmesi anlamına gelir. Bu, Tom, Dick ve Harry’nin Wycliffe’in izni olmaksızın o mülkü kullanamayacağı anlamına da gelir. Wycliffe arabasını sadece yasal yollarda sürebilir; onu siyah noktaları olan yeşil renge boyayabilir; ona yağ koymayabilir ve arabasının motorunu yakabilir. Fakat yolun ters yönünde arabasını kullanamaz ya da yayaların üstüne süremez ya da diğer araçlara çarpamaz. Mülkiyet fikri antik zamanlardan da çok önceye gider. Toprak ve su gibi bazı oldukça basit araç gereçler bir bir topluluğun mülkü olarak düşünülmüş olmasına rağmen Marksistlerin hayal ettikleri gibi herhangi bir ilkel komünizm olmuş gibi görünmüyor. Avcıtoplayıcı toplumda onların gıda aramak için gezindikleri bölgeler yerli topluluğun ortak mülkiyeti olarak görülebilir. Aletler, hayvanlar ve evlerin hepsi bireysel olarak sahiplenilmişti; hatta bunların yanında şarkılar ya da balık avlama bölgelerinin özel mülkiyeti vardı.

Bunların bazıları geniş alanlara sahip toprak sahipleri ve diğerleri oldukça güçsüz olanlar ya da kişiler bir oyun alanında eşit başlamayan rekabet sonucunda topraksız kalmak durumunda kalmışlardı. Başkalarınca açıkça kullanılan zor yüzünden mülklerini kaybeden kişilerin durumu nadir bir olay değildir. Bazı sahipli topraklar daha az verimlidir. Bazı kişiler hilekarlıkta üstünken, bazıları iş bitiricilikte daha az zeki ve kurnazdır. Pek çok kişi borçtan dolayı çiftliklerini ve evlerini yitirmişlerdir. Böyle bir borçluluk pek çok muhafazakarda olduğu gibi tembellik ve ayyaşlıktan dolayı ortaya çıkmaz. Birkaç kişi kişisel yetersizlikten dolayı mallarını yitirir. Bazı toprak sahipleri bundan mutlu olur ya da sahip oldukları büyük servet ve güç yoluyla fayda elde eder ve elinde olanları büyütür. Her şeyden sonra, Büyük Adam’ın özelliklerinden biri cömertliğini dostlarına ve dalkavuklarına kadar genişletebilme yeteneğidir. Bundan dolayı bağlarını güçlendirir ve geleceği için desteği garantiye alır.

Yukarıdaki tartışmada her tarımsal toplumda en değerli kaynak olmasından dolayı ben toprağa yoğunlaştım. Diğer kaynakların mülkiyeti de önemlidir. Avrupalı sömürgecilik pek çok insanı yeni mülkiyet kavramlarıyla karşılaştırarak işlemişti. Kuzey Amerika kürk ticareti sayısız sayıda yerliye bir tuzak olan hudutlarının dışarıdan gelecek olan davetsiz misafirlere karşı koruma sağlayacak değerli bir varlık olduğunu öğretti. Kırda yaşayanların sürüleri kişinin fakr-u zaruret içine düşebildiği ya da servet biriktirebildiği kişisel mülküdür.

Safi şans, kimini salgın bir hastalıktan dolayı sürülerini yitiren biri, kimini ise onları sağlıklı bir şekilde yaşatabilmesini bilen biri kılabilir. Biri zarar görmeden sürüsüne sahip çıkarken diğeri sürülerini hırsızlara kaptırır – ki bunlar sığır hırsızları bile olabilir-. Bakır, altın ya da kereste kaynakları olan arazi varlıkları güç ve servet elde etmek için çok daha fazla alet gücü gerektirir. Açıkçası mülk, güç elde etmek için en önemli bir yol, muhtemelen en önemli yoldur. Yeniden dağıtım sistemini ayrıntılandırma kritik bir önemdedir. Marksist teori devletin evrimini mal birikimi ile tanımlar ama teorinin en merkezi bölümü sınıf savaşını dikkate aldığından ben bu tartışmayı hiyerarşi üzerine olan bölümdeki tartışmama bırakacağım.

Çeviren: Alişan Şahin

Visits: 26

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz