Terörizme Öbür Yanağını Dönmek: Tolstoy’un Dağdaki Vaaz’ı Tefsirinin Çağdaş Anlamı Üzerine Düşünceler -III- Alexandre J. M. E. Christoyannopoulos

0
1166

IV. II. TOLSTOY’UN DÜŞÜNCELERİNİN AŞIRILIKLARI

Tolstoy’un bugün’ün “terörle savaş”ı üzerine büyük olasılıklı –bu makalenin ana konusu olan– yorumu şimdi ele alınmaktadır. Gene de, onun dinsel ve politik yazıları bugün yeterince bilinmemektedir. Bundan sonraki bölüm bu makalenin şimdiki hedeflerinin, boyutlarının ötesinde, Tolstoy’un dinsel ve politik düşüncesinin daha ileri radikal yapısal özelliklerine ve onun “terörle savaş”üzerine büyük olasılıklı düşünümlerinin dolaylı alakasına, Tolstoy’un dine rasyonalist yaklaşımıyla bazı problemlere ilk defa vurgulayarak işaret edecek ve ondan sonra sistematik Hristiyanpasifist mantığını ve onu savunmaya götüren Hristiyananarşizmin kısa bir taslağını çizecektir.

Akıl, Din ve Ahlak

Tolstoy’a göre, direnmemenin radikal reçetesine akıl ve dinin her ikisiyle ulaşılabilir. Çünkü ona göre, akıl doğal olarak dine götürür (Tolstoy 1934e, 1934h). Tolstoy Tanrı’nın varlığının rasyonel olarak kanıtlanabilir olduğuna karar vermişti, aslında bu onun ciddi varoluşsal krizlerini atlatıp sonunda ulaştığı sonuçtu. (Tolstoy 1934h, 1987a).  O dahası tüm akıl sahibi, düşünen insanların, tanrının muhakkak var olduğunu ispat eden benzer rasyonel sonuca ulaşıncaya kadar, er geç onunkiyle aynı varoluşsal sancıda kendilerini bulacaklarına kesin inanırdı. Ayrıca, Tanrı gerçekten var olduğu için, gerçek ahlakın Tanrı’ya dayanmak zorunda olduğu anlaşılmalıdır. Ve sadece din, kişinin yaşamının dayanacağı bir ahlak anlayışı sağlayabilir (Tolstoy 1902, 1934d, 1934e, 1934h).

Bunun yanında Tolstoy tüm dinlerin ve insanlığın, tüm bilge öğretmenlerinin hepsinin bu benzer sonuca geldiğini iddia eder. Tolstoy pek çok dinsel ve felsefi gelenek üzerine çalışmış ve hepsinin benzer miktarda ahlaki öğretiye – hepsi de aynı güzel sevgi hukukunu öğretir – sahip olduklarını düşünmüştür. Nihayetinde, eğer Tanrı ile akıl üzerinde gerçek bir ilişki kurulursa, tüm hassas dinsel geleneklerinin insan davranışlarına dair benzer ahlaki prensiplerin tasarlanmasının gerekliliği oldukça mantıksal bir sonuç olur. Ve Tolstoy’a göre, böyle bir ilahi ahlakın en çarpıcı ifadesi tahmin edilebileceği gibi Hz. İsa’nın Dağdaki Vaaz’ında bulunmaktadır. Dinle politika arasındaki ideal ilişkinin en iyi örneği ve tüm dinlerin tam bir özetini sunan Hristiyanlığın doğru şekilde anlaşılmasıyla Tolstoy tartışmalı bir sonuca ulaşır. (Tolstoy 1902, 1934h).

Tolstoy Hz. İsa’nın buyruklarını başka metafizik ve dinsel geleneklerle genişleterek haklı kılmaya mı çalışmaktadır? Mesela, Müslüman bir âlim Tolstoy’un Hz. İsa’yı onun yorumlarının esasıyla gerçekten tanımlayabilir mi? Tolstoy’un Hz. İsa’ya dair anlayışı dünyanın büyük dinleri içinde ve arasında farklılıkları aşmaya gerçekten de katkıda bulunabilir mi? Ya da en azından o araştırılabilen terörizm problemine yeni bir çözüm, barışçı bir diyaloğu açmak için “terörle savaş”ın her iki tarafını ılımlı bir noktaya getirebilir mi? Bunun yanında dünyanın bir din algılamasına gerçekten aklın sınırlarının zorlanmasıyla ulaşılabilir mi? Tolstoy’un yanıtı radikal, belki de oldukça iyimserdir fakat bugünün politik iklimine yansıtılmasına da değerdir. Onun, Hristiyanlığı yorumu tek taraflı olabilir ama en azından şiddet döngüsü ve ondan tek çıkış yoluna dair radikal değerlendirmelerinde eğer haklıysa, o halde bizim şimdiki davranış biçimimiz gelecekte bir çözüm içermez, daha çok şiddet vadeder.

Söylenmiş olduğu gibi, Tolstoy’un dini rasyonalize etmesi problemsiz değildir. Başlangıç için, onun Tanrı’nın varlığına dair “kanıt”ı çok daha az anlaşılır ve inandırıcıdır ve öyle olması gerektiğini düşünür. Bu kanıtın doğru düzgün eleştirel bir analizi bu yazının alanının dışında kalır fakat burada onun aklının ve dininin özellikle harmanladığı nokta muhtemelen pek çok okuyucusunu ikna etmeyecektir. Gerçekten de kimileri Tolstoy’u Hristiyanlığı özünden koparmakla suçlamıştır (Tolstoy’un din’e dair bakış açısına bazı eleştiriler için bkz. Greenwood 1975; Maude 1930a; Spence 1967; Stepun 1960).

Hakikatte ise, Tolstoy’un Yeni Ahit’i tefsiri muhtemelen çok fanatik, gerçekçilik açısından çok katı, rasyonalizminde çok bağnazdır ve bu bakımdan, dinsel aşırıcılığın (şiddete karşı olsa da) sadece bir başka örneğidir. Bu muhakkakki onun Hz. İsa’nın mesajını tefsirine zıt olsa da, Tolstoy herşeyden öte gerçekten de oldukça yargılayıcıdır (Tolstoy 1937’de bir şeyleri açık olarak itiraf etmiş gibi görünür). Kendini Hristiyanolarak tanımlayan pek çoklarını çok çabuk Hristiyanolmayan riyakârlar olarak suçlar. Hakikatte ise o kınamış olduğu hiçbir kimseye karşı ne güç kullanmıştır ne de hiçbirini cezalandırmıştır, fakat  “gözünde bir çöp” olduğunu düşündüğü pek çok kardeşini paylamıştır. O, Hz.İsa’nın öğretilerinde sarih hakikat olduğunu düşündüğü şeylere dair fanatiktir. Bu demektir ki onun Hristiyanlığa dair oldukça ciddi yargısal yorumlarında, kişinin aşırı bir dinciden bekleyeceği bazı nitelikleri taşıyordu.

Ayrıca, sadece kelimesi kelimesine sıkı bir tefsir metoduna bağlı olduğundan bir bakıma aşırı uçtadır. O, belki dinsel kitapların gizem ve söylencelerin unsurlarının dinsel yazında canlanması olduğunu kabullenmeyi reddeder,  çünkü kesinlikle böyle bir metnin gönderme yaptığı yerin esasına oldukça gerçekçi bir akıl yapısıyla ulaşılamaz. Geleneksel (kesinlikle ortaçağa ait) hermenötik yaklaşımın aksine, dinsel el yazmalarının insanların ona atfettikleri aslına uygun ve ahlaki yorumlarının aşkın oldukları mistik ve sembolik bir boyutu içerdiğine inanmaz. Tolstoy’a göre, dört İncil’de uydurma batıl inançlar yoluyla kurnazca çekici bir hale getirilmiş olan biyografiler, akıllı ve mantıklı bir adamın yaşamının sadece çekişmeli biyografileridir. Ona göre Hristiyanlık mistisizm, ayin ve ilahiyat değil etik hakkında bir şeydir.

Pek çok Hristiyan(gereksiz bir şekilde değil) Tolstoy’un ritüellere, kilisenin çıkardığı Hristiyangeleneksel kanunlara hürmetsizliğine,  ahlakı öncelemesine itiraz edebilir; fakat onlara göre Dağdaki Vaaz’da Hz. İsa’nın sözlerinin neden kelimesi kelimesine alınmaması gerektiği üzerine inandırıcı ve hüsnüniyetli olarak onun yanlış olduğu ispatlanmalıdır – ya da hatta neden dördüncü ve beşincisi formüle edilmemekte, ikinci “emir”in kelimesi kelimesine alınıp, uysalca takip edilmesi gerekmektedir (Tolstoy 1902;11-12, 2001c, 40-42). Şimdiye kadar onun eleştirilerinin hiçbiri yapılmamıştır.[1] Şüphesiz Tolstoy kısmen tek taraflı olmakla ve hatta Kitab-ı Mukaddes’i ifrata kaçarak okumakla suçlanabilir ancak bu daha ılımlı Hristiyanlar için Dağdaki Vaaz’ın politik çıkarlarının gerçekçi yorumundan başka tüm varyantların tam olarak açıklandığı bir çağrı olarak iş görebilirdi. Anlaşılan o ki Tolstoy, Hz. İsa’nın savunduğu şiddete karşı koymak hakkındaki analizinde çok hatalı gibi görünmüyor. Tolstoy’un kendisi, çoğu insanın bir Hristiyanolarak neye itibar ettiğini değerlendirmekte başarısız olmuş olabilir ancak Yeni Ahit’teki Hristiyanlığın kesinlikle ayrılmaz parçaları olan pasajları o öne çıkarmıştır.

Her hâlükârda, Hristiyanlığın otantikliği sorusundan ayrı olarak, Tolstoy’un teşvik ettiği şiddete yanıt vermeme ateist kitle tarafından bile ikna edici bir potansiyele sahiptir. Ahiret olsun ya da olmasın, direnmeme, tahammül ve affedicilik insanlık için halen ömür boyu sürecek öfke, intikam ve şiddetten daha iyi bir gelecek vaadedebilir. Bunun için bu somut durum bu makalenin müsade ettiğinden daha ileri olarak detaylandırılmaya ihtiyaç duyar; fakat buradaki esas nokta Tolstoy’un Hristiyanlığa iman etmekte olup olmadığıdır. Direnmemeye dair yaptığı tartışma – ve bunun “terörle savaş”a dair sonuçları – görünürde aklın daha bilimsel temellerinde de savunulabilir. Tolstoy’un aklı ve dini birleştirmesi gerçekten de şüphelidir fakat kötüye karşı direnmemeye dair akılcılığı bir taraftan akla dayanarak potansiyel olarak haklı kılınabilirken, diğer taraftan bunun Hristiyanlığın tarihinde yazılmış olduğu inkâr edilemezdir.

Hristiyan Anarşizmi

Herşeye karşın, sonuçta Tolstoy’un tartışarak kendini bulduğu politik ideal, bazılarına onun din anlayışından daha da radikal görünebilir. Yani, Tolstoy nihai olarak devletin tüm kurumlarını yanlış ve Hristiyanlığa aykırı olarak reddetmektedir (Tolstoy’un Hristiyananarşizmine giriş için bkz. Christiyannopoulos 2008; Hopton 2000; Marshal 1993, 362-383; Woodcock 1975, 207-219). İsa’nın emirleriyle (kişinin yemin etmemesine dair olan da dâhil ki burada eleştirel olarak tartışılmamıştır) ilgili anlayışı Tolstoy’u, bünyesinde ordu, hapishane, emniyet ve benzeri kurumları bulundurmasından dolayı devletin mutlak mevcudiyetinin şiddet tehdidi üzerine kurulu olduğu ve dolayısıyla kötüye karşı direnmeme buyruğunu ihlal ettiği, bu sebeple de Hristiyanlığa aykırı bir kurum olduğu sonucuna götürür. Ayrıca, devletin yargı sisteminin yargılayıp cezalandırması gene Hz. İsa’nın mesajlarına karşı gelmektir. Keza bir devletfiilen kendini başka bir devlete karşı tanımlar, böylece memleketli ve yabancı ayrımını pekiştirir, sonuç olarak tüm insanlara eşit davranmaya dair olan buyruğa itaat etmez. Tolstoy’un Hristiyananarşizmi bundan dolayı Hristiyanpasifizminden, onun şiddetsizlik anlayışından ve direnmemesinden ayrılamaz (Pasifizm ve anarşizm arasındaki paralelliklere dair ilginç bir tartışmaya dair bkz. Ostergaard 2007).

Dahası, tarih boyunca devletle kucaklaşmış olan kilise hiçbir şekilde devleti kurtarmaz – Tolstoy’a göre bu sadece kiliseyi daha da çok kamulaştırır. Zaten Hz. İsa’nın buyruklarını (kasten) yanlış yorumladığı için suçlu olan kilisenin devletle ortaklığı onun Hristiyanlığın esasına dair sadakatsizliğine daha da fazla delil sunmuştu (Tolstoy 1902, 1934a, 1934b, 1934f, 1934g, 2001c). Tolstoy’un yargısına göre devlet ve kilisenin her ikiside temelden Hristiyan değildir, her ikisi de sistematik olarak kitleleri kendi çıkarları için manipüle eder ve her ikisi de insanlık tarafından nihayetinde ortadan kaldırılmalıdır (Tolstoy 1902, 2001c).Tolstoy bu şekilde, onun Hristiyanlık anlayışından bir takım net anarşist (fakat şiddetsiz) çıkarımlar elde eder; daha bir detaylı analiz ya da Hristiyan anarşist ideallerin eleştirel bir değerlendirmesi aslında bu makalenin boyutlarını aşmaktadır.

Her iki şekilde de, Tolstoy insanların insanlar üzerine, insan yapımı ya da ilahi herhangi bir kanunun herhangi bir şekilde kabul ettirilmesini reddeder – bugün yanlış olarak adlandırdığımız “adalet”in sadece aynı şekilde vahşice intikam için karşılık verdiğini Tolstoy belirtir (Tolstoy 1902, 99). Ona göre, Hz. İsa insanlığa asla kötüye karşılık vermemeyi ve bir başkasını yargılamamayı özellikle buyurmuştur ve bu sadece bazı anarşist idealleri yerleştirmek zorunda olduğumuz bugün halen dayandığımız politik sistemi ima etmektedir. Ve tekraren, öyle ya da böyle Tolstoy böyle bir ütopyayı savunmakla haklıdır. Onun başlangıç noktasını inkâr etmek oldukça zordur – ki Hz.İsa biz birbirimize karşı asla şiddet kullanmamalıyız demiştir.

Her durumda, Tolstoy Yeni Ahit’i radikal ve ütopyacı okumalarında yalnız değildir. Fakat kendi kendine politik sonuçlara vardıktan sonraydı ki o başka bireyler ve mezheplerin ondan önce benzer şeylere inanıyor olduklarını keşfetmişti. Bundan dolayıdır ki Tanrının Krallığı İçinizdedir’de William Lloyd Garrison, Adin Ballou, Peter Chelcicky ve Quakers’ların farkında olduğunu İnandığım’da yazmış olmasından sonra açıklar (Tolstoy 2001c, 3-33). Ve Tolstoy ile bir noktaya kadar sempati duymakta olan başkaları da vardır: Origenler ve Tartullian gibi kimi erken Hristiyanlar ve Hussiteler, Anabaptistler gibi geç ortaçağ mezhepleri ve Menonitler de İncil’i kötüye karşı koymama olarak okumakta ve bazıları için de kimi zaman devletin otoritesini sorgulamakta ama kesinlikle kilisenin meşruiyetini sorgulamaktaydılar (Brock 1972, 1981; Marshall 1993, 74-95). Ve gerçekten Tolstoy’dan sonra Jacques Ellul, Vernard Eller, Dorothy Day, Ammon Hennacy ve Michael Elliot da bilindiği gibi Hristiyanlığı bir devletin gerekliliğine son vermek olarak yorumlamaktadır ( Day 1952; Eller 1987; Elliot 1990; Ellul 1991; Missey and Thomas 1994).

Böylece Tolstoy’un Hristiyanlığı açıkçası kendine özgü radikalizmine dair okuması ondan sonra olduğu kadar önce de pek çok Hristiyan tarafından en azından kısmen paylaşılmıştır. Tolstoy’un epeyce kendine özgü olduğu yerde aslında Hristiyanlığın direnmemeye nasıl götürdüğünü ve bundan hareketle, kilise ve devletin her ikisinin de gereksizliğinin ilk evvela sistematik ve genişletilmiş açıklamasını yazmıştı. Başka bir deyişle, tüm bu radikal hareketler ve düşünürlerin içinde belkide yöntemsel olarak Hristiyan anarşist politik teorisyelerin ilki Tolstoy’du.

IV. III. TOLSTOY’A ÇAĞDAŞ BAŞVURU

Tolstoy’un Hristiyanlığı okuması oldukça ekstrem, özellikle provokatifti –sıradışı bakış açısını paylaşmayanlarla sözlü olarak zıtlaşmaktan çekinmezdi. Onun bakış açısını aktaran bu makale Tolstoy ile aynı fikirde olmayanları gücendirmeyi arzu etmemektedir. Bunun yerine şiddete karşılık vermekle ilgili Tolstoy’un alternatif yolu üzerine düşünmeyi amaçlamaktadır. Belki de daha ileri akademik tartışmaları, özellikle politika bilimleri arasında, dinsel politik teori üzerine ve daha spesifik olarak Hristiyanlığın teorik siyasal anlatımlarını teşvik etmektir. Bu konu daima ilahiyatçılar tarafından önemli miktarda teşvik edilmiş, Batı uygarlığndan ortaya çıkmış dinin teorik siyasal boyutlarıyla doğrudan alakalı olan siyasal bilimler sayesinde küçük güncel bir araştırma konusu olmuştur. Tolstoy’un aşırı görüşü gerçekten siyasal bilimin hareketsiz yüzeyini bir şekilde canlandırmaya doğru gidebilirdi, belki de ilahiyatçılarla sosyal bilimciler arasında 21. yüzyılı gözler önüne sermek için değerli meyveler yetiştirebilecek bir diyaloğu da teşvik edebilirdi.

Tolstoy’un tefsirinde detaylandırdığı Hristiyan anarşist ütopya muhtemelen bugün insanlık için çok radikal görünür. Eğer o halen burada olsaydı, gerçekten kendilerini Mesih’in yolunu takip eden Hristiyanlar olarak tanımlayanlara “çarmıha gerilme” için her ne risk olursa olsun, terörizmle karşı karşıya dahi olunsa, kötüye karşı koymamaları çağrısında bulunurdu. O bir aşk “politikasını” arzu etmeyi ve ilk evvela nefret ve şiddetin ortaya çıkmasını engellemeyi teşvik ederdi. Şiddetin yok olması için, karşı koymayıp düşmanını sevmek, sonuçta düşmanı size karşı koyması için ta en başından hiç bir gerekçeye sahip kılmayacaktır ya da en azından, şiddet kullanmayacak ve düşman size karşı şiddet kullanmak için gerekçesiz kalacaktır. Tolstoy’a göre, sadece Dağdaki Vaaz’daki bu radikal yönergeleri yaşatmak için mücadele edenlerin, gerçekten “onların tarafında olan tanrıları vardır”. Tolstoy’un dinsel radikalizmine dair umut veren şey bugün karşıtlarının pek çoklarına benzemez şekilde titizlikle şiddet karşıtı olmasıdır. Politikayla dinin daha fazla içiçe geçmesinin kampanyasını yapıyor olmasına rağmen, bu karışmanın amaç ve aracının her ikisi de barışçıdır. Ve son tahlilde bu doğruyken bunu pek çok insanın “doğru” bir Hristiyan olarak dediği şeyi Tolstoy nitelendiremez. O sahne ışıklarını Hristiyan ve Hristiyan olmayanlar tarafından gözden kaçmış gibi görünen Yeni Ahit’in bir bölümü üzerine döndürür. Birinin terörizmle ya da şiddetin başka bir biçimiyle vurulması durumunda, Hz. İsa kişiye öbür yanağını dönmesi çağrısı yapar ve ilk önce kişinin kendi öncelikli şiddetini dikkate alır. Tolstoy’un kendi kelimeleriyle,  Hz.İsa’nın insanoğluna esas olarak söylediği şey, “Kötüyü kötüyle yok etmeyi istiyorsunuz fakat bu mantıksızdır. Belki de sizden başka kötü yoktur” (Tolstoy, 1902, s.87).

Çev.: Alişan Şahin


[1]     Kendi kendine hiçbir eleştiriyi yanıtlamaz  (mesela Tolstoy 1934a, 2001c, 34-93). Ölümünden sonra onun çalışmalarını yorumlayanlar (Abraham 1929; Flew 1963; Fueloep-Miller 1960; Greenwood 1975, 1978; Maude 1930b; Spence 1961, 1963, 1967; Stanoyevich 1926a, 1926b; Stepun 1960 gibileri) -Tolstoy tarafından belirgin kılınan kutsal kitaba dair yazıların pasajlarının dürüst yorumlarına dayanan – gerçekten onun zemininde yanıtlarlar.

REFERANSLAR

Abraham, J. H. “The Religious Ideas and Social Philosophy of Tolstoy.”International Journal of Ethics. 40.105–120, 1929. 

Andrews, D. “The Crux of the Struggle.”http://www.daveandrews.com.au/publications.html. 2001.

Ballou, A. “Non-Resistance in Relation to Human Governments.” http://www.nonresistance.org/literature.html.  1839.

Ballou, A. “A Catechism of Non-Resistance.” In The Kingdom of God and Peace Essays, çev. A. Maude. New Delhi: Rupa, 2001, s. 14– 19.

Ballou, A. “Christian Non-Resistance in All Its Important Bearings.”http://www.nonresistance.org. 2006.

Brock, P. Pacifism in Europe to 1914. Princeton: Princeton University Press. Brock, P. 1981. The Roots of War Resistance: Pacifism from the Early Church to Tolstoy. New York: Fellowship of Reconciliation, 1972.

Chomsky, N. Pirates and Emperors, Old and New: International Terrorism in the Real World. London: Pluto, 2002

Christoyannopoulos, A. J. M. E. “Leo Tolstoy on the State: A Detailed Picture of Tolstoy’s Denunciation of State Violence and Deception.” 2008.

Day, D. The Long Loneliness: The Autobiography of the Legendary Catholic Social Activist. New York: Harper, 1952.

Eller, V. Christian Anarchy: Jesus’ Primacy over the Powers. Eugene: Wipf and Stock, 1987. Elliott, M. C. Freedom, Justice and Christian Counter-Culture. London: SCM,1990.

Ellul, J. Violence: Reflections from a Christian Perspective, çev. C. Gaul Kings. London: SCM, 1970.

Ellul, J. Anarchy and Christianity, çev. G.W. Bromiley. Grand Rapids: William B. Eerdmans, 1991.

Ellul, J. “Anarchism and Christianity.” In Jesus and Marx: From Gospel to Ideology, çev. J. Main Hanks, Grand Rapids: William B. Eerdmans, 1998, s. 153 –177.

Flew, A. 1963. “Tolstoy and the Meaning of Life.” Ethics: An International Journal of Social, Political, and Legal Philosophy 73.110–118, 1963.

Fueloep-Miller, R. “Tolstoy the Apostolic Crusader.” Russian Review 19.99–121, 1960. Greenwood, E. B. Tolstoy: The Comprehensive View. London: Methuen,1975.

Greenwood, E. B. “Tolstoy and Religion.” In New Essays on Tolstoy, ed. M. Jones, Cambridge: Cambridge University Press, 1978, s. 149 –174.

Hopton, T. “Tolstoy, God and Anarchism.” Anarchist Studies 8.27– 52, 2000.

Kennan, G. “A Visit to Count Tolstoi.” The Century Magazine, 34.252–265, 1887.

Kentish, J. “Introduction.” In A Confession and Other Religious Writings. London: Penguin, 1987.

Leon, D. Tolstoy: His Life and Work. London: Routledge, 1944.

Marshall, P. Demanding the Impossible: A History of Anarchism. London: Fontana, 1993.

Maude, A. The Life of Tolstoy. London: Oxford University Press, 1930a.

Maude, A. The Life of Tolstoy: Later Years. London: Oxford University Press, 1930b.

Maude, A. “Editor’s Note.” In A Confession and the Gospel in Brief, çev. A. Maude, sayı 11, pp. xv– xxiv. London: Oxford University Press, 1933.

The Book of Ammon by Ammon Hennacy. Ed. Missey, J. and Thomas, J. Baltimore: Fortkamp, 1994.

Ostergaard, G. “Resisting the Nation State: The Pacifist and Anarchist Tradition.” http://www.ppu.org.uk/e_publications/dd-trad1.html. 2007.

Penner, A. The New Testament, the Christian, and the State. Hagerstown: James Lowry/Deutsche Buchhandlung, 2000.

Spence, G. W. “Tolstoy’s Dualism.” Russian Review. 20.217–231, 1961.

Spence, G. W. “Suicide and Sacrifice in Tolstoy’s Ethics.” Russian Review. 22: 157 –167, 1963.

Spence, G. W. Tolstoy the Ascetic. Edinburgh: Oliver and Boyd, 1967.

Stanoyevich, M. S. “Tolstoy’s Theory of Social Reform. I.” The American Journal of Sociology.31.577–600, 1926a.

Stanoyevich, M. S. “Tolstoy’s Theory of Social Reform. II.” The American Journal of Sociology.31.744–762, 1926b.

Stepun, F. “The Religious Tragedy of Tolstoy.” Russian Review 19.157–170, 1960.

Tolstoi, L. N. What to Do? London: Walter Scott, 1898.

Tolstoy, L. What I Believe: My Religion. London: C. W. Daniel, 1902.

Tolstoy, L. “The Gospel in Brief.” In A Confession and the Gospel in Brief, çev. A. Maude, sayı 11, s. 113–302. London: Oxford University Press, 1933.

Tolstoy, L. “An Appeal to the Clergy.” In On Life and Essays on Religion, çev. A. Maude, sayı 12, s. 282–308. London: Oxford University Press, 1934a.

Tolstoy, L. 1934b. “Church and State.” In On Life and Essays on Religion, çev. A. Maude, sayı 12, s. 331–345. London: Oxford University Press, 1934b.

Tolstoy, L. “On Life.” In On Life and Essays on Religion, çev. A. Maude, sayı 12, s. 1–167. London: Oxford University Press, 1934c.

Tolstoy, L. “Reason and Religion: A Letter to an Inquirer.” In On Life and Essays on Religion, çev. A. Maude, sayı 12, s. 199–204. London: Oxford University Press, 1934d.

Tolstoy, L. “Religion and Morality.” In On Life and Essays on Religion, çev. A. Maude, sayı 12, s. 168–198. London: Oxford University Press, 1934e.

Tolstoy, L. “A Reply to the Synod’s Edict of Excommunication, and to Letters Received by Me Concerning It.” In On Life and Essays on Religion, çev. A. Maude, sayı 12, s. 214–225. London: Oxford University Press, 1934f.

Tolstoy, L. “The Restoration of Hell.” In On Life and Essays on Religion, çev. A. Maude, sayı 12, s. 309–330. London: Oxford University Press, 1934g.

Tolstoy, L. “What is Religion, and Wherein Lies its Essence?” In On Life and Essays on Religion, çev. A. Maude, sayı 12, s. 226–281. London: Oxford University Press, 1934h.

Tolstoy, L. “Bethink Yourselves!” In Recollections and Essays, çev. A. Maude, vol. 21, s. 204– 271. London: Oxford University Press, 1937a.

Tolstoy, L. “Gandhi Letters.” In Recollections and Essays, çev. A. Maude, sayı 21, s. 433– 439. London: Oxford University Press, 1937b.

Tolstoy, L. “I Cannot Be Silent.” In Recollections and Essays, çev. A. Maude, sayı 21, s. 395– 412. London: Oxford University Press, 1937c.

Tolstoy, L. “A Letter to a Hindu.” In Recollections and Essays, çev. A. Maude, sayı 21, s. 413– 432. London: Oxford University Press, 1937d.

Tolstoy, L. “Thou Shalt Not Kill.” In Recollections and Essays, çev. A. Maude, sayı 21, s. 195– 203. London: Oxford University Press, 1937e.

Tolstoy, L. “What’s to Be Done?” In Recollections and Essays, çev. A. Maude, sayı 21, s. 384– 394. London: Oxford University Press, 1937f.

Tolstoy, L. “The Beginning of the End.” In Tolstoy’s Writings on Civil Disobedience and Non-Violence, çev. A. Maude, s. 9–17. New York: Bergman, 1967a.

Tolstoy, L. “Letter to Ernest Howard Crosby.” In Tolstoy’s Writings on Civil Disobedience and Non-Violence, çev. A. Maude, s. 181–190. New York: Bergman, 1967b.

Tolstoy, L. The Inevitable Revolution. çev. R. Sampson. London: Housmans, 1975.

Tolstoy, L. “A Confession.” In A Confession and Other Religious Writings, çev. J. Kentish, s. 17–80. London: Penguin, 1987a.

Tolstoy, L. “The Law of Love and the Law of Violence.” In A Confession and Other Religious Writings, çev. J. Kentish, s. 151 –230. London: Penguin, 1987b.

Tolstoy, L. “An Appeal to Social Reformers.” In Government Is Violence: Essays on Anarchism and Pacifism, ed. D. Stephen, s. 53–66. London: Phoenix, 1990a.

Tolstoy, L. “The End of the Age: An Essay on the Approaching Revolution.” In Government Is Violence: Essays on Anarchism and Pacifism, ed. D. Stephen, s. 21-52. London: Phoenix, 1990b.

Tolstoy, L. “Some Words About War and Peace.” War and Peace, çev. A. Maude, s. 959-964. Ware: Wordsworth, 1993a.

Tolstoy, L. War and Peace. çev. A. Maude. Ware: Wordsworth, 1993b.

Tolstoy, L. “Christianity and Patriotism.” In The Kingdom of God and Peace Essays, çev. A. Maude, s. 422–500. New Delhi: Rupa, 2001a.

Tolstoy, L. “Introduction to a Short Biography of William Lloyd Garrison.” In The Kingdom of God and Peace Essays, çev. A. Maude, s. 530–536. New Delhi: Rupa, 2001b.

Tolstoy, L. “The Kingdom of God Is within You.” In The Kingdom of God and Peace Essays, çev. A. Maude, s. 1– 421. New Delhi: Rupa, 2001c.

Tolstoy, L. “Patriotism and Government.” In The Kingdom of God and Peace Essays, çev. A. Maude, s. 501–529. New Delhi: Rupa, 2001d.

Troyat, H. Tolstoy. çev. N. Amphoux. Garden City: Doubleday, 1967.

Wilson, A. N. Tolstoy: A Biography. New York: Norton, 1988.

Wink, W. Jesus’ Third Way. Philadelphia: New Society, 1987.

Wink, W. Engaging the Powers: Discernment and Resistance in a World of Domination. Minneapolis: Fortress, 1992.

Wogaman, J. P. Christian Pacifist and Anarchist Perspectives. In Christian Perspectives in Politics, Louisville: Westminster John Knox, 2000, s. 55–78.

Woodcock, G. Anarchism: A History of Libertarian Ideas and Movements. Harmondsworth: Penguin 1075.

Yoder, J. H. The Christian Witness to the State. Scottdale: Herald, 1992.

Yoder, J. H. The Politics of Jesus: Vicit Agnus Noster. Grand Rapids: William B. Eerdmans, 1994.

Views: 132

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz